Grumman F-9F Panther modeli inşaatı ("Dahta"dan model jet yapımı )

Vakit buldukça modele eklemeler yapmaya devam ediyorum. Kanatlar ile gövdenin birbirine uyumu pek iyi değildi ve arada boşluk kalıyordu. Bugüne kadarki uçuşlarda bu boşluktan hava kaçmasını engellemek amacıyla sahada modlei birleştirince alttan ve üstten şeffaf bantile birleşimi sarıyordum. Kalıcı çözüm ise aklımda olmasına rağmen bir türlü uygulayacak fırsatı/vakti bulamamıştım. Sonunda dün akşam bunu uygulayabildim.

Önce gövdede kanat birleşim bölgesini koli bantı ile kapladım ( sarı olmasına aldanmayın bildiğiniz koli bandı :D ) koli bantının ötesini de maske bandıyla korumaya aldım ve koli bantına 3 tur kalıp ayırıcı uyguladım.
Son tur kalıp ayırıcı da kuruyunca lamimasyon epoksisi, bolca mikrobalon ve biraz da kıvam arttırıcı kolloidal silika ile bir macun hazırlayıp kanatların üç yüzeylerine, kök sinirinin dış sınırlarına sürdüm ve kanatları yerlerine takıp sabitleme civatasıyla sabitledim. ARadan taşan fazlalıkları sıyırıp kabaca bir şekil verip kurumaya bıraktım. Sabah epoksi donduğunda da kanatları ve bantları söktüm. Şimdi yerine tam oturan hiç boşluk bırakmayan bir yapı var, kanatların yeniden boyanması sırasında bunlar da tesviye edilip güzelce boyanacaklar, böylece estetik olarak da gayet güzel görünen, hatta görünmeyen :D bir birleşim yeri elde etmiş olacağım :)

Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol


Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol


Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol


Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol


Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol


Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol


Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol


Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol


Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol


Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol
 
Son tur kalıp ayırıcı da kuruyunca lamimasyon epoksisi, bolca mikrobalon ve biraz da kıvam arttırıcı kolloidal silika ile bir macun hazırlayıp kanatların üç yüzeylerine, kök sinirinin dış sınırlarına sürdüm ve kanatları yerlerine takıp sabitleme civatasıyla sabitledim.
Atölye atölye değil sanki kimya laboratuvarı :eek:;D
 
Atölye atölye değil sanki kimya laboratuvarı :eek:;D

Kompozit işine bulaşınca ister istemez böyle oluyor adminim :) çeşit çeşit epoksiler, farklı solventler, epoksi katkıları, kalıp ayırıcılar... siz en iyisini yapıyorsunuz hazır karbon ürünleri kullanarak ???
 
Haftasonu hem cuma hem de cumartesi Panteri uçuşa çıkardım, cuma günü 2 cumartesi günü 3 uçuş yaparak toplamda 12 uçuşa ulaştı model. Genel bir durum değerlendirmesi yapalım.

Uçuş süreleri ile ilgili iki sayacım var ilki kumandada ve gaz çubuğunun rolantide olmadığı zamanı sayıyor, bu zaman sayacına göre uçuşlar genellikle 7 ile 8 dakika arasında. İkinci sayaç ise ECU'nun kendi sayacı, turbinin şaftının döndüğü her anı sayıyor (motorun bakım zamanlaması bu sayaca göre belirleniyor) Bu sayaca göre de maiden uçuşundan beri motor toplam 138 dakika çalışmış. yani 2,3 saat. Bu süreyi uçuş sayısına bölersek eğer ortalamada her uçuş 11.5 dakikalık bir motor çalışmasına denk geliyor. Tabi bu süre motorun çalıştırma başlangıcında rotorunun dönmeye başladığı andan motor kapandıktan sonra soğutmanın da tamamlanıp, egzost sıcaklığının 100 derece altında sabitlendiği ana kadar rotorun döndüğü tüm zamanı gösteriyor. Havalar ısındıkça soğutma aşaması daha çok zaman alacağı için uçuş başına olan motor çalışma süresi de artacak demektir.

Şu aşamaya kadar olan uçuşlarda iyi kötü bir yakıt tüketimi bilgisine de sahip oldum, Yaklaşık ortalamada 250 ml gibi bir tüketimim var bu uçuş karakteriyle. uçuşlarımı 8 dakikadan 6 dakikaya düşürürsem eğer 2 litrelik bir hacim bir miktar rezerv ile birlikte yeterli olacaktır. Ama halihazırda ne ağırlık ne de model içinde hacim sorunu yaşamadığım için yeni bir depo yapma planım yok. Şimdilik niyetim deponun üzerine bazı seviye işaretleri koyarak 2 ve 2.5 litre seviyelerini görsel olarak işaretlemek ve yapmak istediğim uçuşun tipine, o anki rüzgar durumuna vs göre uçuş öncesinde ihtiyacım olduğu kadar yakıt doldurmak. Bu bana zor hava koşullarında daha fazla rezerv yakıtla uçma, böylece inişe gelirken yakıt sıkıntısı baskısıyla inişe zorlamak yerine gönül rahatlığıyla pas geçme kararı verebilme serbestliğini tanır diye düşünüyorum. Model en çok yakıt yaktığı uçuş koşulu bu pas geçmeler diyebilirim, iniş takımları ve flaplar aşağıda vaziyette tırmanmak ve tekrar paterne girip bir sonraki yaklaşmaya hazırlanmak normal uçuşa göre çok daha yüksek gazla yapılabiliyor.

Bu haftasonu yapılan uçuşlarda, özellikle dünkü 3 uçuşun ikisinde şiddetli ve darbeli bir yan rüzgarda uçtum, niyetim hem modelin hem de kendi pilotajmının limitlerini görmekti. Hava tahminlerine göre tam piste dik doğrultuda 20*24 km hızla esen ve gustlarda 30 km/saati bulan bir rüzgar vardı. Anemometremi yanıma almayı unuttuğum için rakamsal bir ölçüm yapamadım, ama "kulak memesi hissiyatı" yöntemine göre iniş yaptığım koşullardaki yan rüzgar hızı 15 km/saat civarındaydı ve piste tam dik gelmekteydi. Model ağırlığı ve hızı sayesinde bu rüzgardan aşırı etkilenmediğini gösterdi ve iki iniş de gayet sorunsuz oldu.

Haftasonundaki 5 inişle birlikte kuyruk tekerleğini yamultmadan üst üste toplam 7 iniş yapabilmiş oldum. Şans mı, modele mi alışıyorum gittikçe yoksa her ikisinin kombinasyonu mu bilmiyorum, ama bu seri sonsuza kadar gitmez, o yüzden b ve C planlarını hazırda tutmaya devam ediyorum :)

Burun tekerleği mevzusu haricinde ufak bir sorun daha var modelle ilgili, o da ana iniş takımı iç kapaklarını kontrol eden servo ve/veya bağlantı çubuklarının zayıf kalıyor olması. Servonun gücü kapakları açmaya ve kapatmaya yetiyor ve ilk inişteki o sıkışma sonrasında başka bir sorun yaşamadım. Ama iniş takımları toplu ve kapaklar kapalıyken, özellike hızlı geçişlerde bu kapaklar aralık oluyor. Yavaş geçişlerde, veya burun yukarı pozisyonlardaki uçuşlarda aynı kapaklar tamamen kapalı oluyor. Yani aslında mekanik olarak kapakların tamamen kapanmasını engelleyen bir durum yok. Benim tahminim, hızlı uçuşlarda gövde içinde artan basınç ile kapakların altındaki yüksek hızlı hava akımının yarattığı düşük basıncın yol açtığı farkın kapaklar üzerinde uyguladığı kuvvet servo ve bağlantı sisteminin gücüne üstün geliyor ve kapaklar aralanıyor. Bunu çözmek için ya servoyu daha güçlü bir servo ile değiştireceğim ya da kapakların arka kısımlarına doğru bir yerlere küçük bir pencere açıp yada "NACA outlet" benzeri bir yapı ekleyip içerdeki havanın buradan kaçmasını sağlayarak kapak üzerindeki kuvveti azaltmaya çalışacağım. İlk bakışta servoyu ve bağlantıları güçlendirmek daha mantıklı gibi görünse de bu sefer tahliye edilemeyen bu fazla basınç başka bir yerlerde başka sorunlara yol açar mı endişesi taşımaktayım, o yüzden denemeye pencere açarak başlamak daha iyi bir seçim olabilir, eğer görsel olarak beni rahatsız etmeyecek büyüklükte bir açıklıkla bu işi çözebilirsem servo değişikliğine hiç gitmeyebilirim bile.

7. uçuş sonrasında pilleri de şarj edip ne kadar tüketim olduğunu kontrol ettim. Fren ve retract pilleri hala 8,2V değerindeydiler, (2S Lipo) onları şarj etmedim bile. Türbin bataryası 1400mAh şarj aldı, alıcı bataryaları da ortalama 1000 mAh şarj aldılar. Bir iki şarj sonrasında pillerin şarj sistematiğini de bir plana oturtabileceğim gibi görünüyor.

15. uçuş sonrasında, yani tahminen önümüzdeki hafta sonrasında, modeli baştan aşağıya detaylı bir incelemeye sokacağım iç kısımlarda herhangi bir "potansiyel" sorun işareti var mı bakacağım. O arada kanatları da yeniden boyamaya alıp, milliyet işaretlerini ve yazıları da eklemeye başlayabilirim sanırım.
 
Benim tahminim, hızlı uçuşlarda gövde içinde artan basınç ile kapakların altındaki yüksek hızlı hava akımının yarattığı düşük basıncın yol açtığı farkın kapaklar üzerinde uyguladığı kuvvet servo ve bağlantı sisteminin gücüne üstün geliyor ve kapaklar aralanıyor. Bunu çözmek için ya servoyu daha güçlü bir servo ile değiştireceğim ya da kapakların arka kısımlarına doğru bir yerlere küçük bir pencere açıp yada "NACA outlet" benzeri bir yapı ekleyip içerdeki havanın buradan kaçmasını sağlayarak kapak üzerindeki kuvveti azaltmaya çalışacağım
40 yıl düşünsem aklıma gelmezdi böyle bir sorun olabileceği :eek:Ama neyse ki alternatif çözümlerimiz hazır :thumbup:
 
40 yıl düşünsem aklıma gelmezdi böyle bir sorun olabileceği :eek:Ama neyse ki alternatif çözümlerimiz hazır :thumbup:

Eğer kapakların tam kapalı olmasının bir sakıncası olmadığına karar verirsem servoyu değiştirmeden sadece hareket mekanizmasına bir "over center lock" ekleyerek de kapakların açılmasını engelleyebilirim. Bunu sağlamak için bağlantı çubuğunun kapaklar kapalıyken tam olarak servo yekesinin hareket merkezi üzerine denk gelmesini sağlamam yeterli. Böylece kapakların uyguladığı kuvvet servo yekesinde herhangi bir dönme kuvveti uygulayamaz.
 
Bernoelli ... her halta maydanoz, bunu da biliyordu. ??

Az çekmedik kendisinden :)

Bernoulli amcanın bu uçak için en büyük etkisi soba borusunun çökmesi riski! borunun içindeki hava akışının hayli yüksek hızlarda olduğunu söylemeye gerek yok sanırım, sonuçta koca uçağı iten, uçmasını sağlayan şey o havanın hızı. haliyle boru içinde epey bir düşük basınç durumu söz konusu. Uçak içindeki basınç artışının fikren beni bu denli rahatsız etmesi de bundan ötürü, zaten içerde epey bir düşük basınç var, bir de borunun dışındaki basıncı gereksiz yere arttırmanın luzumu yok. Model için olabilecek en kötü şeylerden birisi bu borunun çökmesi olacaktır ???
 
Az çekmedik kendisinden :)

Bernoulli amcanın bu uçak için en büyük etkisi soba borusunun çökmesi riski! borunun içindeki hava akışının hayli yüksek hızlarda olduğunu söylemeye gerek yok sanırım, sonuçta koca uçağı iten, uçmasını sağlayan şey o havanın hızı. haliyle boru içinde epey bir düşük basınç durumu söz konusu. Uçak içindeki basınç artışının fikren beni bu denli rahatsız etmesi de bundan ötürü, zaten içerde epey bir düşük basınç var, bir de borunun dışındaki basıncı gereksiz yere arttırmanın luzumu yok. Model için olabilecek en kötü şeylerden birisi bu borunun çökmesi olacaktır ???


Yaşamın her alanında Bernnouelli karşımıza çıkıyor aslında:p
En çok da biz uçak modelcilerinin iyi bilmesi gereken bir bilim adamı olduğuna inanıyorum.:saygilar:
Güzelce kapanan 9F panther'in tekerlek kapağının hız nedenli oluşan dış basınç düşmesindenl aralanacağını ta 300 yıl önce görmüş. :)